24 Ağustos 2011 Çarşamba

Son Gönderi...

Geçen yıl bu vakit bu bloğa ilk yazıyı yolladığımda yaşadıklarımızın belki birilerine faydası olur diye düşünmüştüm. Oldu mu bilmiyorum.

Kızım sonunda konuştu, okul da iyi gidiyor. Artık buraya ekleyeceğim, aklıma gelen bir şey kalmadı.  Son bir paragraf hariç...

Çocuğumuzla kimse bizim gibi ilgilenemez. Kimse onları bizim kadar sevemez. Kimse sorunların çözümünde bizler kadar sabırlı olamaz.

Sevgimiz, emeğimiz ve sabrımız olmadan, sadece "uzman" görüşleriyle, "terapiste" götürmekle, psikiatra göstermekle şuradan şuraya gidemeyiz.

"Sorunlu" denilen çocukların çoğunlukla tek sorunları yeterince ilgi ve sevgi görmemiş olmaları. Onlar da birşeyler yaparak ya da yapmayarak ilgimizi yakalamaya çabalıyorlar. Kaldı ki bir sorun bile olsa profesyonel yardımın yanında yoğun bir şekilde sevgimize, ilgimize ihtiyaçları var.

Zamanım yok, çok yoğun çalışıyorum, benim de problemlerim var gibi mazeretlerimizi bir kenara bırakmalıyız. Hangi iş, hangi problem, hangi kariyer ya da hangi başarı çocuğumuzdan önemli olabilir? Dünyanın tüm zenginlikleri ya da başarıları evladımız karşısında ne anlam ifade eder? Elbette yaşamak için, onların gelecekleri için yapmamız gerekenler var ama bunun yanında çocuğumuzla birlikte olmak için zaman da her durumda yaratılabilir.

Kolay olmadı, kolay değil biliyorum yine de kolayına kaçmadan... kolaylıklar diliyorum...

Hoşçakalın...